Yapıtlarında mimari yapıların statikliğinden sistemin dinamikliğine doğru bir geçişe odaklanan Semih Zeki, Autopoiesis isimli yeni sergisinde yıkımlar, yığınlar, yeniden inşa olanlar arasındaki kendini yenileyen döngüye yer veriyor. Sergi 5 Kasım – 14 Aralık tarihleri arasında Bozlu Art Project Mongeri Binası’nda izlenebilir.

İlk ortaya çıktığında canlı sistemlerin varlıklarını sürdürebilmek için sürekli yenilenmelerine işaret eden “Autopoiesis” kavramı, zamanla psikoloji, toplum bilimleri, mimari gibi alanlarda, kendini sürekli kendi parçalarından yeniden üretme anlamıyla kullanılmaya başlar. Bu kavram Semih Zeki’nin resimlerinde karşımıza çıkan üst üste gelen katmanlar ile bire bir örtüşür. Sanatçı önce bütünü parçalar, sonra parçaları bir araya getirerek dönüştürür ve yeniden üretir. Sanatçının “Resmin resme yolculuğu” olarak tanımladığı bu süreçte karşımıza çıkan mimari konstrüksiyonları tamamlamayı izleyicinin zihnine bırakarak bizi de bu sürece dahil eder.

Semih Zeki, düşüncenin resmin önüne geçmemesi gerektiğini düşünür ve bu nedenle resmin üretim sürecinde kendi yolculuğuna girmesini ve sürprizlere açık olmasını ister. Tarihselin değil güncelin peşindedir. “Fikrimce sanatçının her daim sınırsız bir değişim içinde olması ve sürekli kendi farkındalığı üzerinden bir dinamizmi yaşaması gerekir. Bu durum elbette beraberinde tamamlanmamışlığı ve sanatçının tatminsizliğini getirecektir” sözleri ile açıkladığı üretim sürecinde bir tekrara değil kendini geliştiren, değiştiren ve sürekli yeniyi yeniden üreten bir döngüye gönderme yapar.

İlgili Sergiler